Akiferden Çekilen Her Damla Su Gelecek Kuşakların Hakkından Çalmaktır!
Tüketim çılgınlığının, doğada yarattığı “erozyon”la yeraltı suyu da kurutuyor. Yanlış arazi kullanımı, hayvancılık ve yanlış tarım uygulamaları toprakları çölleştirirken, yağan yağmur suları erozyonla toprak kaybına neden oluyor. Dünyanın tatlı suyu % 0.5′e düştü. Türkiye ve Ortadoğu’da yeraltı su seviyesi her yıl 2-5 m arasında düşmekte. İnsanlar ceplerinden her yıl daha da artan oranda para vererek daha derin kuyular açtırıyor.
Gezi nereye? Türkiye nereye?
Gezi Parkı protestolarına yönelik AKP deki farklı sesleri bir kenara koyarak, hükümetin ve Başbakan’ın tavrını bir bütün olarak değerlendirmek gerek. Her ne kadar süreçte otoriter bir figür olarak Tayyip Erdoğan arz-ı endam ettiyse de, bu süreci sadece bir siyasi lider üzerinden okumak ve değerlendirmek doğru değildir. Aksi takdirde bu yaklaşım Gezi’nin ruhunu, “herkes için” ve “hep beraber” daha özgür daha demokratik ve daha onurlu bir yaşam talebi üzerinden şekillendirildiğini göz ardı etmek olur.
#GeziBarışınGarantisidir…
Kürt meselesinin çözülmesini istemeyecek pek çok aktörün olabileceği ve barış sürecinin sabote edilebileceği riski maalesef her zaman pusudadır. Önemli olan barış sürecinin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi konusunda PKK-BDP ile AKP iktidarının tavrının ve iradesinin ne kadar samimi ve net olduğudur.
Evet, 140 Karakterciler Hareketi Marjinaldir.
Tahmin edeceğiniz gibi başlık zaytung.com sitesinden aşırmadır. Bir farkla, zaytung.com’da 140 Karakterciler, Beş Hececiler, Yedi Meşaleciler gibi Türk edebiyatımızdaki akımlardan biri olarak lanse edilmişti. Biz ise bu kısa yazıda 140 Karaktercileri sadece edebiyat akımı olarak değil, aynı zamanda toplumsal ve siyasi bir akım olarak değerlendirmek gerektiğini düşünüyoruz. Şöyle ki; Gezi parkı, nam-ı diğer çapulcular hareketinin özellikle twitter ve facebook gibi sosyal medya aracılığıyla çığ gibi büyüdüğü düşünüldüğünde; bu hareketi 140 Karakterciler hareketi olarak da “adlandırabileceğimizi” düşünüyorum. Her ne kadar henüz daha “anlamlandıramasak” da…
Üstümüzde “umut yüklü” bir hayalet dolaşıyor; Gezi’nin Ruhu…
Kürt meselesinin çözülmesini istemeyecek pek çok aktörün olabileceği ve barış sürecinin sabote edilebileceği riski maalesef her zaman pusudadır. Önemli olan barış sürecinin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi konusunda PKK-BDP ile AKP iktidarının tavrının ve iradesinin ne kadar samimi ve net olduğudur.